Önemli olan şenaat kelimesinde “sana kötülüğü olan” dediği zaman hepimizin üzerinde çok dikkatli duracağımız bir nokta: “farkında olmadan Efendimize karşı olmak, ters düşmek” olayıdır.

Dr. Haluk Nurbaki’nin Kevser Suresi Yorumu cami vaazları serisinden bir bölüm.


Nurbaki’yi Takip et




Efendimize ters düşme “Ben etliye sütlüye karışmıyorum, dine de karışmıyorum, imana da karışmıyorum…” demekle meseleler hallolmaz. Nasıl olur?

Birisi Efendimiz aleyhinde konuşuyorsa

Hepimizin şiddetle kaçınacağı bazı noktaları açıklayacağım ki Sure-i Kevser’i anlayabilelim. Bir de kendini bilmezin birisi aleyhinde konuşuyor… Bizim yapacağımız iş kavga, gürültü, adam kesmek, boynunu kopartmak değil. Bir, “Sen âlemlerin fahri ebedisi yani sonsuza kadar övüneceği bir zât hakkında bit kadar aklın ile ortaya çıktın.” laf söylenecek en azından!

İkincisi; bir zat1 Amerika’da kompütere son çağda yaşamış bütün devlet adamlarını, fikir adamlarını, düşünürler (peygamberler dahil) … Lenin’inden, Darwin’ine kadar müspet – menfi kaç çeşit adam varsa… Hepsini bu kompütere vermiş. Yaptıkları işler, getirdiği mesajlar, başarı oranları… Hepsini girmiş. Dünyanın en büyük adamını seçeceğim diye de adam ilan etti. Bunları iki sene uğraştı. Her yerde Buda’sından, İsa’sına kadar peygamberlere, Napolyon’dan bilmem kime kadar hepsini bu kompütere verdi. Ve 100 büyük adam seçmek üzere bu kompüter çalışmasını yaptı. En yüce adamı matematik veriler ile çıkartmak için uğraştı.

En sonunda… Bilmiyor kendisi kimin çıkacağını. “Muhammed” çıktı ekrana. Bu da bir -i Muhammedi’dir.

Neden çıktı? Muvaffakiyeti, getirdiği mesajların insanlara sağladığı faydalar, gerçekler… Hepsini ortaya koydu adamcağız. Hepsini koydu, efendimizin ismi çıktı. Binaenaleyh herhangi bir kimse efendimiz aleyhinde konuştuğu zaman “Sen kim onu konuşmak kim?”

İnsanlarda bir edep unsuru vardır.

Sonra insanlarda bir edep unsuru vardır. Bunu hiç unutmayınız! Edepsize, edepsizliğini anlatınız! Kavga ile değil lisan ile. İnsanlar da bir “edep unsuru” vardır. Bir toplum içerinde konuşulurken o toplumun insanlarına saygılı olmak herkesin boynunun, insanlık borcudur.

Eğer bir toplumunda oturuyorsanız o Müslüman toplumun (orada oturduğunuz müddetçe) davranışlarına, inançlarına saygılı olmak zorundasın. Bu insanların vicdan hürriyeti – inanç hürriyeti’dir.


Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=t_sCOuvRuF4


Dipnot:

  1. Michael H. Hart, The 100: A Ranking of the Most Influential Persons in History (Dünyaya Yön Veren En Etkin 100) – 1978 > https://en.wikipedia.org/wiki/The_100:_A_Ranking_of_the_Most_Influential_Persons_in_History ↩︎