Cenabıhak yarattığı tüm varlıklar içerisinde kendisini net bir şekilde tanıyan tek varlık Fahri Kâinat Efendimizdir. O’ndan sonra “gelmiş – geçmiş” insanların hepsi bir araya gelse efendimizin tanıdığı gibi Allah‘ı tanıyamaz! Bundan dolayı Allah efendimize hitap ederken daima “Habibim (sevgilim)” diye hitap eder.
Dr. Haluk Nurbaki’nin Kevser Suresi Yorumu cami vaazları serisinden bir bölüm.
Nurbaki’yi Takip et
Kevser Suresi efendimizi özetlemiştir
İşte! Efendimizi bu ölçü içerinde alırsak Kevser Suresi de bizim efendimizi çok iyi tanımamızı arzu etmiş. Bundan dolayı da namaz sureleri dediğimiz kısa surelerde herkesin okuyabileceği bir sure kalıbı içerisinde özetlemiştir, efendimizi.
Nasıl özetlemiş? “inna a’tayna kelkevser, fesallilirabbike venhar, inne şanieke hüvel’ebter.” demiş. Bu surenin başı ve sonu efendimizi net bir şekilde bize tanımlıyor. Orta kısmı ise efendimiz ile Allah arasındaki özel bir ilgiyi anlatıyor.
- “Biz sana kevser’i verdik!” Ayet-i Kerime’nin (anlayabildiğimiz kadar dış kalıbıyla) birinci cümlesi, bir.
- İkincisi, “Namaz kıl ve kurban kes!”
- Üçüncüsü de “Sana şenaati olanların (efendimize şenâati demek “kötülüğü olanların”) tümü ebterdir, güdüktür, sonu yoktur! “Sana kim ki şenaat sahibidir, onun sonu yoktur!” diyor, ayet-i kerime.
Kurban efendimize farzdır!
Bu iki cümle içerisinde efendimize yaklaşım sağlayacağız. Sonra da… “Namaz ve kurbanı”… Biliyorsunuz “Kurban efendimize farz, bizlere vaciptir!” Efendimize kıyasen keseriz!”
Acaba efendimize verdiği “Kevser” nedir? Bunu müfessirler, düşünmüşler… Hemen hemen her müfessir kendisine göre bir yorum yapmış. Kimisi “Cennette bir nehirdir.” demiş kimisi “Evlatlarıdır, neslidir.” kimisi “Feyz’in sonsuzluğu dur.” demiş…
Herkes kendi kavramları içerinde yorum yaparken de Kuran‘ın diğer ayetlerine ve hadisata, yani Fahri Kainat Efendimizin dünyasal zaman şeridindeki hayatına kıyasen bu manaları getirmişlerdir.
Gösterim: https://www.youtube.com/watch?v=7s0U8M44eTE