Açıklama
Hepimizin hayatında temel unsuru teşkil eden hikmetleri bilmeden biz bu topraklarda mutlu olamayız.
Bir gerçeği tarih içinde incelemek için çeşitli kaynakların sentezi gerekmektedir. Bu kaynakların bir kısmı yazılı belgesel kaynaklardır. Bir kısmı geleneklere sinen olgulardır. Yine sentez kaynaklarının bir kısmı halkın anlatım ve aktarım yoluyla öyküleştirdiği olaylardır. Kaynakları değerlendirirken yanlış alışkanlıklarımız vardır. Meselâ bir tarih yazarının satırları, sizce halka sinen bir öyküden daha inandırıcı kabul edilir. Unutmamak gerekir ki, tarihçinin naklettiği şeyler de bazen onun kişisel yargılarından ibarettir.
Hadîsler konusunda bu gerçekler uzun boylu tartışılmıştır. Bilindiği gibi hadislerde üç farklı kaynak vardır. Bunlardan ilki daha güvenilir sayılan büyük hadis kitaplarıdır. İkinci hadis kaynakları sınırlı hadisleri toplayan bazı dağınık kaynaklı hadislerdir. Yazarların çoğu hadis toplamada siyasi görüş ayrılıklarının etkisinde kalmışlardır. Emevî, Şîa çatışmaları en ünlü hadis toplayıcılarını bile etkilemiştir. Bu yüzden bir yazarın doğru dediği hadisi bir başka yazar reddetmiştir. Üçüncü hadis kaynağı büyük İslâm düşünür ve velîlerinin naklettiği «hadis-i kudsîler»dir. Velîlerin naklettiği bu hadislerin pek çoğunu iddialı hadis kitaplarında bulmak mümkün değildir.
Şîa ve Emevî yanlısı tarihçilerin aynı olayı tam tersine naklettikleri de sık rastlanan olaylardır.
Türkistan’dan Türkiye’ye Anadolu Mucizesi – İçendekiler
- Anadolu’nun Özündeki Sır
- Bölüm: Alparslan’dan Öncesi (8–11. Yüzyıl)
- İslâmiyet’ten Önceki Göçler
- Milli Kültür ve Millet Kavramı
- Abbasi Devrinden Selçuklulara Kadar Olaylar Zinciri
- Anadolu Fethe Başlanıyor (İslâmiyet’e Açılması)
- Bölüm: Alparslan Harekâtı
- Bölüm: Osmanlı’dan Fatih’e
- Bölüm: Fatih Sultan Mehmed Han ve Belde-i Tayyibe