tesadüfen birtakım dengeler meydana getirmiş ve yıldızlar, galaksiler ondan ortaya çıkmış deniyordu. Hâlbuki Maurice Dirac’ın bulduğu Parite Teorisi, tesadüfi oluşu tamamıyla ortadan kaldırmış oldu.
Özellikle evreni merak etmek, yaratılışı merak etmek, nasıl yaratıldığını merak etmek ve evrende, bu sonsuz mekânda kendinin yerini düşünmek insanın vazgeçilmez bir tutkusu. Bu tutku, bu kadar uzak mesafelerdeki bilmediğiniz bu dünyalarda varlıklar var mıdır yok mudur? Bir ön yargıyla söyleyebiliriz ki insana has bir tutku.
Daha ilerdeki yıllarda uzay fiziğinin ancak erişeceği gerçekleri şimdiden tüm astrofizikçilere sunuyorum.Kuran’ın 14 asır önce sunduğu bu fizik gerçekler bugün için ancak anlaşılır durumdadır. Onun sonuçlarını uzay fiziği ancak 20 yıl sonra tanıyabilecektir.
İnsan 1 hücreden başlayarak, anne rahminde 30 Bilyon [milyar] hücre olana dek bölünerek gelişir. Bu hücreler yerini alırken tıpkı üzerinde rakam yazılı taşlar gibi belli sıralanışa uymalıdır ki, bir insan doğabilsin. Eğer bu dizelenme bilinçsiz olsaydı bir bebeğin tek hücreden olma şansı 10 bilyonda bir olurdu.
Teklik ve Çokluk - Varlıkların hiç biri Allah cüz’i (parçacığı) değil, sıfat görünümlerinin farklı yansımasında doğan pırıltılardır. Tıpkı güneş ışığından yansıyan renkler gibi.