Açıklama
Kulluğun sırrı nedir? İnsan nasıl bir kul olmalıdır?
Biliyorsunuz insan aslen iyi niyetlidir ve Cenab-ı Hakk’a karşı kulluğunu ifa etmek ister. Bugün bilhassa İstanbul’da dâhil olmak üzere memleketimizde pek çok yörede hamdolsun namaz kılanların sayısı çoğaldı, oruç tutanların sayısı çoğaldı. Bunların hepsi kulluk yapmak için bu ibadetleri yapıyorlar. İntibak ettiremeseler bile, kulluğu istiyorlar, özeniyorlar.
Ben de istedim ki kulluğu Allah bizden nasıl bekliyor, o pencereden bakalım. Çünkü biz kafamızdaki kulluğu yaparak, Allah’a kul olmakta büyük eksiklik duyarız.
Sohbetlerimizde, gönüllerde gezinti yapmamızın hikmeti de Allahın bizden istediği kulluğu bulmaya çalışmaktır. Biz gerçeklerle kendimizin zannındaki yanlışları fark etmeliyiz. Çünkü bir gerçek vardır ve biz onu bilemeyiz, onu bize Allah bildirir.
Zaten yüce kitabımızın inzâlindeki en büyük hikmetlerden birisi budur. Kur’an’ın bir ismi de fussilet sırrı taşımaktadır ki, bu gerçekleri ayırıcı demektir. İnsanlar kendi halinde hükme, yargıya varırken veya bir konuya bilgi aktarımı, yorum yaparken, daima kendi varlıklarının potansiyelini kullanırlar. Hâlbuki gerçekle insanın kendi potansiyeli arasında tasavvur edilemeyecek kadar mesafeler vardır. Çünkü insanlar dünyada yaşarken dört boyutlu sistem içersinde yaşıyorlar. Hâlbuki binlerce boyut var, binlerce boyutun getireceği sonsuz gerçekler var. Bu gerçekleri bilemeyeceğimize göre, o hâlde; Cenab-ı Hakk’ın bizden istediği şeyleri Kur’an sırrı içersinde bilerek kulluk yapmamalıyız. Bu kulluğu, Allah’ın istediği tarzda nasıl yapmalıyız? Allah ne istiyor? İnsanın ölmezlik sırrıyla nimetlenmesini istiyor, ebedileşmesini istiyor.