Oruç, sadece bedeni değil, ruhu da arındıran ilahi bir yolculuktur. Nefsi terbiye eder, kalbi aydınlatır, bedene şifa sunar. Sabır, hakikatin kapısını aralar.
Ramazan ruhun, nefsin ve kalbin yeniden doğuşu demektir. Oruç, insana sabır, teslimiyet ve arınma kapılarını açarken, aynı zamanda manevi farkındalığı artırır.
Kuran ayetleri, zamanlar üstü bir hakikat sunar ve hükümleri değişmezdir. Ancak müteşâbih ayetler, farklı çağlarda farklı bilimsel gelişmeler ışığında anlaşılabilir. Bilim ilerledikçe, Kuran’ın işaret ettiği bazı hakikatler gün yüzüne çıkmaktadır.
Hû zikri, gönülde tevhidin sırrını açığa çıkararak kişinin ilâhî aşka ve ruhani dirilişe ulaşmasını sağlar. Âyet-el Kürsî’yi okuyan mümin, gönlündeki tüm hayâl ve görüntüleri silerek Allah’ın “Hayy” ve “Kayyûm” sırrına teslim olur.
Semavi kitapların güvencesine ve inkâr edilemezliğine odaklanan bu yazı, Ahkab kavramının bilimsel ve felsefi açılardan üstünlüğü vurgulanarak, cehennem ve zaman sistemine dair açıklamalar detaylandırılıyor.
Ne aklınıza geliyorsa! Hiçbir düşünceye ait bir arzu yok. “Yalnız sen varsın” diyor, Allah’a. Biz de ne olabilir ki? Bunu ifade etmek için miraçta çok nefis bir sözü vardır, Allah'a karşı.