Yusuf Suresini okurken kendi içimize bir ayna mı tutuyoruz? Manevi yolculuğun tam kalbindeki çetin mücadele…
Nurbaki’yi Takip et
Transcript:
- Merhabalar. Bugünkü derinlemesine sohbetimizde Haluk Nurbaki’nin o önemli eseri “Kendini Nasıl Bilirsin?” var masamızda.
- Evet. Özellikle de Yusuf suresine getirdiği enfüsi yani içsel yoruma odaklanacağız.
- Aynen öyle. Bu yorum sizin manevi arayışınızda belki de yeni kapılar aralayabilir. Bir rehber olabilir.
- İşe belki de Nurbaki’nin altını çizdiği Hz. Yusuf’a atfedilen o çok çarpıcı ifadeyle başlamak lazım.
- Evet. O ifadeyle başlayalım…
- “Ben nefsimi hiçbir zaman temize çıkartamam.” Neden? Çünkü diyor ki…
- “Çünkü o bir emmare nefistir.”
- Evet. Yani sürekli kötülüğü fısıldayan, çirkinliğe iten, adeta emir veren bir nefis.
- Ve devam ediyor. Diyor ki, “Ancak gafur ve rahim olan Rabbimden bir işaret gelirse o nefse hakim olunur.”
- Çok önemli burası. Yani Allah’ın o gafur ve rahim sıfatlarıyla yardımı olmazsa…
- Mümkün değil. Ve sonunda da uyarıyor. Aman ha nefsinize güvenmeyin….
- İşte bu sözler aslında manevi yolculuğun tam kalbindeki o çetin mücadeleyi özetliyor.
- Yani nefsimizle olan o bitmek bilmeyen savaş ve ilahi yardıma duyduğumuz o kaçınılmaz mutlak ihtiyaç değil mi?
- Kesinlikle! Nurbaki Yusuf Suresinin Kur’an’da hani baştan sona tek bir kıssayı anlatması açısından nadir surelerden biri olduğuna işaret ediyor. Ve Nurbaki’ye göre bunun özel bir hikmeti var. Bu sure ona göre sadece bir peygamberin hayat hikayesi değil. Aynı zamanda insanın o iç dünyasının ruhunun derinliklerini, katmanlarının ve özellikle de az önce bahsettiğimiz o nefisle mücadelesinin sembolik bir haritası gibi
- Yani adeta bir ruhsal anatomi dersi gibi mi? İçimizi mi deşifre ediyor?
- Aynen öyle. Adeta ruhsal bir anatomi sunuyor bize.
- Bu çok ilginç bir yaklaşım. Yani Nurbaki şunu mu demek istiyor? Yusuf Suresini okurken biz aslında kendi içimize bir ayna tutuyoruz.
- Tam olarak öyle!
- Hazreti Yusuf’un yaşadıkları, o kardeşlerinin kıskançlığı, kuyuya atılması, sonra köleliği, Züleyha’nın o zorlu imtihanı, hapis hayatı,
- Evet. Tüm o süreçler…
- Bütün bunlar bizim de kendi manevi yolculuğumuzda karşılaşabileceğimiz içsel çatışmaları, nefsin o türlü türlü tuzaklarını mı simgeliyor Nurbaki’nin okumasında?
- Kesinlikle bunu ifade ediyor. Nurbaki Suredeki karakterleri ve olayları işte bu içsel mücadelenin sembolleri olarak okumayı öneriyor.
- Mesela?
- Mesela; dünya sevgisini mala düşkünlüğü Kıtfir karakteriyle, azgın nefsi Züleyha ile, ruhu Hz. Yakup ile…
- Kötü huyları da kardeşlerle mi?
- Evet. Kötü huyları, eğilimleri kardeşlerle, aklı ve idareyi ise Mısır sultanıyla ilişkilendiriyor. Ama belki de en çarpıcı nokta şu: Peygamber olmasına rağmen onca imtihandan, çileden geçmiş olmasına rağmen Hz. Yusuf’un bile “Ben nefsime güvenem.” demesi. İşte Nurbaki bunun hepimiz için, yani hangi manevi seviyede olursak olalım alınması gereken en temel en hayati ders olduğunu vurguluyor.
- Ve bu dersin sürekliliğini de vurguluyor sanırım. Hani, Nurbaki’nin şu uyarısı da var.
- Evet. O uyarı da çok önemli…
- “Zannetme ki her şey oldu bitti. İman ettim, abdest aldım, namaz kıldım, infak ettim, meseleyi hallettim.” deme.
- İşte bu! Yani “Ben tamamım artık.” demek yok.
- Bu ifade manevi arınmanın ve yükselişin bir defalık bir olay olmadığını mı anlatıyor? Yani ömür boyu süren bir farkındalık, nefse karşı sürekli bir teyakkuz…
- Ve tabii Allah’tan kesintisiz bir yardım talebi gerektirdiğini söylüyor. Kesinlikle! Nurbaki insanın iman ettikten sonra bile nefsin ve şeytanın oyunlarına karşı ne kadar savunmasız kalabileceğini vurguluyor.
- Hani Yusuf’un kuyudan çıktıktan sonra Züleyha ile imtihan olması gibi mi? Tam kurtuldum derken, başka bir imtihan.
- Aynen öyle. Tam bir imtihan biterken nefis başka bir kapıdan başka bir hileyle gelebiliyor.
- Peki, çıkış yolu ne Nurbaki’ye göre?
- Çıkış yolu manevi ilerleme ancak nefsin bu aldatmacalarını fark etmekle başlıyor. Ve sonra Hz. Yusuf gibi samimiyetle Allah’a sığınmak, ondan yardım ve korunma dilemekle mümkün oluyor.
- Yani yine başa dönüyoruz, Allah’ın yardımına.
- Tabii ki. Hatta Nurbaki daha da ileri gidiyor. Gönlün yani Yusuf’un sembolize ettiği o içsel özün ruhla yani Yakup’un sembolize ettiği o derin bağlantıyla buluşabilmesi için imanın, yani Bünyamin’in sembolize ettiği o şeyin… Bir aracı, bir köprü olması gerektiğini belirtiyor.
- Yani iman olmadan o derin bağlantı kurulamıyor mu?
- Nurbaki’ye göre iman olmadan hakikatler tam manasıyla anlaşılamaz. O ruhsal bağlantı, o vuslat gerçekleşemez.
- O zaman özetlersek Haluk Nurbaki’nin bu derinlikli bu yorumuyla Yusuf suresi bize kendi içimizin bir kılavuzunu sunuyor.
- Evet. Kendi nefsimizin o karmaşık doğasını anlamak için bir rehber.
- Tuzaklarına karşı uyanık olmak ve bu manevi yolculukta Allah’ın yardımına sığınmanın ne kadar hayati olduğunu tekrar tekrar hatırlatıyor.
- Kesinlikle! Bu içsel yolculuğa dair daha fazla detayı Nurbaki’nin o güzel eseri “Kendini Nasıl Bilirsin?” kitabında bulabilirsiniz tabii.
- Evet. Okumaya teşvik edelim dinleyicilerimizi.
- Ve belki de bu sohbetin sonunda şu soruları kendimize sormak iyi olabilir. Kendi içimizdeki Yusuf’u yani o saf temiz tarafımızı…
- Yakub’u yani ruhsal özümüzü…
- Züleyha’yı yani nefsimizin o bitmek bilmeyen isteklerini ve o kardeşleri yani içimizdeki kıskançlık, öfke gibi kötü eğilimleri ne kadar tanıyoruz?
- Çok önemli sorular bunlar!
- Ve hayatın hangi anlarında nefsimizin hangi fısıltılarına karşı “Rabbim sana sığınıyorum.” deme ihtiyacı hissediyoruz. İşte bu sorular üzerinde düşünmek bile bir yolculuk aslında.
Kaynak Kitap: Kendini Nasıl Bilirsin?
Not: Bu podcast yayını, Haluk Nurbaki’nin “Kendini nasıl bilirsin?” kitabından faydalanarak yapay zekâ ile oluşturuldu. Her soru, bir sayfa açtırır. Kitaptan Sohbet, takipçilerden gelen sorulara Haluk Nurbaki’nin eserlerinden yola çıkarak cevaplar arayan özel bir podcast serisidir. Bu programda, kitap içerikleriyle oluşturulan metinler; iki karakterin samimi ve düşündürücü diyaloğu eşliğinde yapay zekâ ile hayat bulur. Her bölüm, bir soruyla başlar ve bizi bazen bilimin sınırlarına, bazen de kalbin derinliklerine götüren bir anlam yolculuğuna dönüşür.
Bu sayfanın kısa adresi: https://nurbaki.org/7722
İlgili diğer içerikler: