Dünyamızda yaşadığımız günlerle gerçek arasındaki farkı görmedikçe hiçbir yere varamayız. Yani biz hepimiz çok müslümanız diye geçiniriz. Camiye gideriz, oruç tutarız ondan sonra kapının önüne çıktığımız zaman “Ee! Ama o filan da filan yapıyor kardeşim, bu devirde de böyle olur” deriz. Hemen dünya batağına pat diye atlarız. Atlamamak lazım. Dünya metaı orada duracak, sen aslan gibi ayakta duracaksın ve kendi gönlünü telef etmeyeceksin.
Dr. Haluk Nurbaki’nin İhlas Suresi Yorumu cami vaazları serisinden bir bölüm.
Nurbaki’yi Takip et
Evet, şimdi Sûre-i İhlas‘ın son âyetini yorumluyorduk. “Ve lem yekün lehu küfüven ehad” “O’nun benzeri ve zıddı yoktur”. “Allah‘ın benzeri ve zıddı yoktur”. Şu halde biz Allah’ın benzeri ve zıddı yoktur da biz iyi öyleyse Allah’ın tanınması mümkün değildir diye bir köşeye ayrılalım mı? Hayır.
Çeşitli âyet-i kerimeler bizim nasıl davranacağımızı anlatıyor. Cenab-ı Hakkın muayyen ve çok önemli sıfatları ve özellikleri vardır. Bunlardan bir tanesi güzellik. Hiç hatırımızdan çıkarmayacağız. İkincisi kudret. Üçüncüsü ilim. Bu üç şeyi hiç hatırımızdan çıkarmayacağız. Hadisatlardaki yorumlarımız hayattaki yaşama tarzımız Cenab-ı Hakkın bu üç sıfatının varlığını hissederek mümkündür.
Gösterim: https://www.youtube.com/watch?v=sq7yktvN8p4
