Ramazan ruhun, nefsin ve kalbin yeniden doğuşu demektir. Oruç, insana sabır, teslimiyet ve arınma kapılarını açarken, aynı zamanda manevi farkındalığı artırır.
Kuran ayetleri, zamanlar üstü bir hakikat sunar ve hükümleri değişmezdir. Ancak müteşâbih ayetler, farklı çağlarda farklı bilimsel gelişmeler ışığında anlaşılabilir. Bilim ilerledikçe, Kuran’ın işaret ettiği bazı hakikatler gün yüzüne çıkmaktadır.
Bu yazıda, Nefs ile ittika arasındaki ilişki ve Kur’an’ın rehberliğini ele alınmakta. İttikanın insan için bir şeref ve sorumluluk olduğu vurgulanarak Akıl ve kalbin işlevleri açıklanıyor.
Hidayet, yanlıştan doğruya giden, çirkinlikten güzelliğe ulaşan bir yolculuk olarak tanımlanır. Kur’an’daki «Sırât-ı Müstakîm» ifadesiyle billurlaşan bu kavram, sonsuz bir derinliğe sahiptir.
Sure-i Yusuf’ta buyrulduğu gibi Kur’an-ı Kerim Levh-i mahfuzun Arapça’ya çevrilmiş bir özetidir. Yani “Levh-i Mahfuz” dediğimiz zaman bütün kâinatın, âlemlerin ne kadar bilgisi, yazgısı varsa bunları ihtiva eden dev bir “Kompüter merkezi” demektir “Levh-i mahfuz” aslında. Bunun lisana çevrilmiş, şifrelenmiş,...