Çağımıza mesaj: “Duha Suresi”
“Duha Suresi” çağımızda büyük bir mucize sırrı taşıyan bir Kuran mesajıdır. Bu sure Efendimizin üzüntülü bir devrinden sonra inzal olmuştur ve yalnız O’na hitap etmektedir.
Konu
“Duha Suresi” çağımızda büyük bir mucize sırrı taşıyan bir Kuran mesajıdır. Bu sure Efendimizin üzüntülü bir devrinden sonra inzal olmuştur ve yalnız O’na hitap etmektedir.
Herkes kendisini evliya veya peygamber vekili ilan edebilir. Ama infak etmediklerini ortaya çıkarırsanız sahteliklerini yüzlerine vurabilirsiniz.
Gönül gücüne inanmak şüphesiz ki İslamiyet’e inanmanın bir parçasıdır. Çünkü Yüce Kitabımızda fevkalade önemli pek çok ayet gönül gücünün evrende en önemli hadiseleri hissettirir biçimde etkilediğini beyan etmektedir.
Gönül gücü bir anlamda Kur’an’ın gücü, bir anlamda Allah’ın sevgilisinin gücü… Hepsi derli toplu olarak ilahi aşkın gücüdür. Gönül bir aşk merkezi olduğuna göre; aşkın gücünü temsil etmektedir.
Açılış Selamımız ve niyazımız bütün Kerbela şehitlerine, selamımız ve niyazımız mananın akıl almaz sırrını taşıyan yücelere, yine selamımız hepinize ki gönüllerinizde Ehlibeyt sevgisiyle buraya teşrif ettiniz. Allah hepinizden razı olsun. Mana ilimlerinde anlatılması, tanıtılması en güç hadise Hz. Hüseyin’dir. Çünkü…
Hz. Hüseyin Efendimiz, mübarek canını arkamdan müminler yas tutsun diye feda etmedi.
Uzun yıllar İslamiyet’in sonsuz hikmetlerle süslü binasını anlayamamakta sanki ısrar etmişizdir. Fahr-i Kâinat Efendimizin yeryüzüne teşrif ettiği yıllarda gerek Hıristiyan âlimleri gerekse Yahudi âlimleri, ısrarla Efendimizin müstesna nesebini aramışlardır.
Biz gaybe imanla yola çıktık. Namaz ve infakla hidayet yoluna girdik. Şimdi ne olacak? En zarif incelik burada gizlidir. Zira gaybe imandan sonra bizim fark edemediğimiz bir ince hikmet bizi imanda, gaybden, yakîn olmaya götürecektir.
Efendimizin arkasında bir nefer olmak gerektiğini bilmek her müminin vazifesidir. Bu vazifeden, Ahlak-ı Muhammedi vazifesinden, Efendimize benzeyebilme çabasından hiç kimse kendini soyutlayamaz.
Gönüldeki iman bir çiçek gibidir, tohumunu atarsınız… Kelime-i şehadet onun tohumdur. Ondan sonra bu tohumun bir çiçek olarak meydana gelmesi için iki şeye ihtiyaç vardır. Birisi güneş, diğeri su. ─ İslam düşmanı çok, diyenlere!
Ama “tam dirilik” Ahlak-ı Muhammedi’den nasiptar olmak ve de Ahkâm-ı Kur’âniyeye sıcaklaşmakla mümkündür ki; bu hayâ ile başlar. Fevkalade önemli bir şeydir hayâ!